kocaeli tarihi
Samanlı Dağları’nın en yüksek noktası Keltepe (1.601 m.)’dir. İldeki
diğer önemli dağlar Dikmen Dağı (1.387 m.), Naldöken Dağı (1.125 m.), Naz Dağı
(917 m.) ve Çene Dağı (646 m.)’dır. Başlıca ovaları İzmit ile Sapanca Gölü
arasında uzanan düzlükler ile Dilovası’dır. Kuzey Anadolu kırık kuşağının
uzantısı olan fay hatları ile sınırlanan Kocaeli deprem kuşağı üzerindedir. İlin
Karadeniz kıyısındaki Pazarburnu açıklarında kayalıklardan oluşan Kefken Adası
yer almaktadır.
İl topraklarından kaynaklanan suların bir bölümü Karadeniz’e, bir bölümü de
Marmara Denizi’ne dökülür.
Gebze’nin Tepecik köyü yakınlarından doğan Riva (Çayağzı) Deresi, Ağva Deresi (Göksu Deresi), Yulaflı Deresi, Darlık Deresi de
il topraklarından doğar. Denizli köyünden doğup Karadeniz’e dökülen Kocadere’nin uzunluğu 50 km.dir.
İl topraklarından doğup, il sınırları içinde Karadeniz’e dökülen başlıca akarsu Kandıra ilçesindeki Sansu’dur.
Kandıra ilçesinden doğan, Kaynarca Deresi Karadeniz’e dökülmeden önce Sakarya Nehri’ne katılır.
Samanlı Dağları’ndan kaynaklanan Kirazdere de İzmit körfezine dökülür. Bu derenin üzerinde Kirazdere Barajı bulunmaktadır.
Pelitli Köyü’nün güneyinden ve Tavşanlı Köyü’nün kuzeyinden geçen, Gebze ilçesindeki Dilovası Deresi de İzmit Körfezi’ne dökülür.
İlin Batı bölümündeki 7 km.si Kocaeli sınırları içerisinde kalan,
alüvyon yığılması sonucunda Körfez’den ayrılan Sapanca Gölü’nün yüzölçümü 47
km2’dir. Kirazdere Barajı’nın ardında yer alan yapay göl ise 1,74 km2’lik bir
alanı kaplar. Bir başka yapay göl de Yuvacık Baraj Gölü’dür. Kocaeli ilinin
yüzölçümü 3.505 km 2 ’dir. 2000 Yılı Nüfus Sayımı sonuçlarına göre ilin nüfusu
1.206.085’dir.
Kocaeli’nde bitki örtüsü, genelde Marmara Bölgesi özelliğini taşımakla birlikte,
deniz kıyısıyla dağlık alanlar arasında önemli farklılıklar görülür. Ayrıca
kuzeyden güneye doğru gidildikçe Karadeniz kıyısına özgü bitki topluluklarının
yerini, Akdeniz bitkileri almaya başlar.
Samanlı Dağları ile Karadeniz kıyısı ardındaki alanlar sık ormanlarla
kaplıdır. Bu ormanlar daha çok kayından oluşur; bazı kesimlerde gürgen, kestane
ve meşe bulunur. Samanlı Dağları’nın yüksek kesimleri iğne yapraklılarla
örtülüdür. İzmit Körfezi’nin kuzey ve doğusunda Akdeniz iklimine özgü makilere
rastlanır. Eskiden körfezin kuzey kıyılarında yaygın olan zeytinlikler, yerleşim
birimleri ve sanayi alanı elde edilmesi amacıyla yok edilmiştir.
Kocaeli iklimi, Akdeniz iklimi ile Karadeniz iklimi arasında bir geçiş oluşturmaktadır. İl merkezinde yazlar sıcak ve az yağışlı, kışlar yağışlı, zaman zaman karlı ve soğuk geçer. Kocaeli’nin Karadeniz’e bakan kıyıları ile İzmit Körfezi’ne bakan kıyılarının iklimi arasında bazı farklılıklar göze çarpar. Yazın körfez kıyılarında bazen bunaltıcı sıcaklar yaşanırken Karadeniz kıyıları daha serindir.
İlin ekonomisi sanayii ağırlıklı olup, tarım ve hayvancılık ve
balıkçılık da yapılmaktadır. Ancak bunlar sanayii kuruluşlarından ötürü oldukça
gerilemiştir. Kocaeli, İstanbul’u Anadolu’ya bağlayan kara ve demiryolunun
üzerinde yer alması ve körfezinden dolayı İstanbul’dan sonra Türkiye’nin ikinci
büyük sanayii merkezidir. Kocaeli’nin sanayileşmesi 1870’lerde Haydarpaşa-İzmit
demiryolunun açılması ile başlamış, saray ve ordunun gereksinimini karşılayan
İzmit’te çuha, Hereke’de de Halı fabrikası kurulmuştur. Cumhuriyetin ilanından
sonra 1930’larda İzmit’te kâğıt fabrikası kurulmuştur.
Darıca ve Hereke’deki çimento fabrikalarının birleşmesi ile ilde sanayi
ağırlık kazanmıştır. 1950’lerden sonra iki kağıt fabrikasına üç yeni kağıt
fabrikası eklenmiş, Mannesmann-Sümerbank Boru Endüstrisi yanı sıra yabancı
sermaye yatırımları burada yoğunlaşmış, petro kimya, gübre, plastik, lastik,
tarım ilaçları, ilaç hammaddesi, sitrik asit, sıvılaştırılmış petrol gazı,
demir, çelik, bakır, valf ve alüminyum ürünleri ile elektrik motorları, taşıt
araçları, yedek parçalar, çeşitli makineler, kablo, cam, kireç, seramik, yünlü
dokuma, deri, glikoz tesisleri onlara eklenmiştir. Gölcük’te Deniz Kuvvetlerinin
konuşlanması ile kurulan tersane, askeri fabrikalar da bulunmaktadır.
Fabrikaların kurulmasından ötürü, tarım alanları azalmış olmakla birlikte,
buğday, mısır, yulaf, şeker pancarı, ayçiçeği ve arpa yetiştirilmektedir. Ayrıca
şeftali, erik, karpuz, kiraz, elma, üzüm gibi meyvelerin yanı sıra sebze de
yetiştirilir. Çayır ve meraların azalmasından, sınırlı olarak sığır, koyun, keçi
ve tavukçuluk yapılmaktadır. Kefken’de balıkçılık, Sapanca ve Hersek Göllerinde
de tatlı su balıkçılığı yapılmaktadır.
Kocaeli’nde Kuzuyayla’da, Fındıklı Tepe’de, Kerpe’de, Bayramoğlu’nda,
Eskihisar’da ve Karamürsel’de turistik tesisler bulunmakta olup, ilin
ekonomisinde katkı payı vardır. İl topraklarında talk, bitümlü şist, civa ve
mermer yatakları bulunmaktadır.
Antik Çağlarda Bithynia Bölgesi’nde yer alan Kocaeli, tarih boyunca Olbia,
Astakos ve Nikomedia isimleri ile tanınmıştır. Kocaeli’nin yakın çevresindeki
Kadıköy, Erenköy, Pendik, Tuzla, Eskişehir ve Yalova’da MÖ.3000 yıllarına
tarihlenen yerleşmelere rastlanmışsa da Kocaeli’nde Prehistorik bir yerleşmeyi
kanıtlayacak kalıntı ve buluntulara rastlanmamıştır.
Tarihi kaynaklar MÖ.XII.yüzyılda, Avrupa’dan Anadolu’ya başlayan göçler
sırasında Trakya’da yaşayan Brygler ismi ile tanınan Friglerin buraya
yerleştiğini belirtmiştir. Yunanistan’ın Megara şehrinden kendilerine yeni bir
yer bulmak için yola çıkanlar MÖ.712’de İzmit Körfezi’nin güneyindeki Baş
İskele’ye gelmiş ve burada Astakos kentini kurmuşlardır.
Astakoz kenti M.Ö.III.yüzyılda da Büyük İskender’in komutanlarından Trakya
Kralı Lysimachos tarafından yıkılıncaya kadar varlığını sürdürmüştür. Britanya
Kralı 1. Nicomedes M.Ö. 262’de bugünkü Kadıköy Mahallesi ile Bekirdere
arasındaki “Dua Tepesi”nde kenti yeniden kurmuştur. Britanya Krallığı’nın
başkenti olan bu kente, kurucusundan dolayı Nicomedeia adı verilmiştir.
Britanya Kralı III. Nicomedes’in M.Ö. 73 yılında Krallığını Romalılara
bağışlamasıyla Nicomedeia, Britanya eyaletinin merkezi olmuştur. Bir geçit yeri
olan Nicomedeia, Roma yolları üzerinde bulunduğundan ulaşımda büyük önem
taşıyor, Boğazlara yakın olması nedeniyle de bir Roma deniz kuvveti burada
bulunuyordu. İmparator Diocletianus, 284 yılında Nicomedeia’yı Roma
İmparatorluğu’nun ikinci başkenti yapmış ve buraya yerleşmiştir. Kente
Diocletianus Sarayı, Pazar yerleri, tiyatro ve hipodrom gibi eserler
yaptırmıştır.
Böylece Nikomedia, Roma, Antakya ve İskendireye’den sonra dünyanın dördüncü
büyük kenti haline getirilmiştir. Nikomedeia, MS.358 yılının Ağustos ayında
büyük bir deprem geçirerek geniş ölçüde hasara uğramıştır. MS.362’de yeni bir
deprem ise ayakta kalan diğer yapıları da yıkarak yok etmiştir. Bundan sonra
kent yeniden onarılmış ancak, eski durumuna hiçbir zaman gelememiştir. Doğu Roma
İmparatoru I.Constantinius tarafından Byzantion’un, İmparatorluğun merkezi
haline getirilmesi ve ardından İmparator Iüstinianus’un Kadıköy-İzmit arasındaki
yolu askeri nedenlerle
kapatması ve İznik üzerinden ulaşımı sağlamasıyla Nicomedeia, eski önemini
kaybetmiştir. Partlar ve Arapların Bizans’a saldırıları sırasında kent yağma
edilmiştir.
Kent I. Haçlı Seferi sırasında İmparator I. Aleksios Komnenos tarafından geri
alındı. İstanbul’da Latin istilası sırasında Kocaeli’de bir süre Latinlerin
elinde kalmıştır. Bizans’ta Palaiologos hanedanı yeniden imparatorluğu kurunca
Kocaeli de Bizans’ın egemenliği altına girmiştir.
XI.yüzyılda Anadolu’yu egemenliği altına alan Selçuklular Nikomedeia’yı da ele
geçirmişlerdir. Nikaia’yı (İznik) alarak kurduğu Anadolu Selçuklu Devleti’nin
merkezi yapan Kutalmış oğlu Süleyman Şah’ın egemenliği altına girmiştir.
Orhan Gazi döneminde, 1326’da ilk Kaptan-ı Derya Karamürsel Alp tarafından
bugünkü Karamürsel kıyısında ilk Türk donanması kurulmuştur. Ardından 1327’de
Orhan Gazi’nin komutanlarından Akçakoca Bey Kandıra, Karamürsel ve İzmit
Körfezi’nin güneyi ile 1337’de İzmit’in tamamını ele geçirmiştir.Orhan Gazi
dönemine kadar kentin Nikomedeia olan adı, bu dönemde İznikomid olarak geçen
kentin adı zamanla İzmit’e dönüşmüştür.
Osmanlı döneminde Sancak haline getirilen Kocaeli’nde Süleyman Paşa ilk Sancak
beyi olmuştur (1337). Çelebi Mehmet döneminde Kocaeli, Anadolu Beylerbeyliği’ne
bağlanmış, 1509 depreminde yıkılmıştır. Kanuni Sultan Süleyman’ın 1534’te
Kocaeli’ni ziyaretinden sonra kentte yeni yapılanma ve canlanma görülmüştür. Bu
dönemde İstanbul’un yiyecek, yakacak odun ve kereste ihtiyacı buradan
sağlanmıştır. Anadolu’dan gelen kervanların yükü İstanbul’a en yakın liman olan
İzmit’te boşaltılıp, gemilerle İstanbul’a taşınmıştır.
Osmanlı döneminde Yavuz Selim’in yaptırmış olduğu tersanede, daha
sonra III. Selim ve II. Mahmut savaş ve ticaret gemilerini yaptırmış ve
tersaneyi çağa uygun bir konuma getirmiştir.
IV. Murat’ın (1623-1640) tahtta bulunduğu yıllar İzmit’te imar faaliyetlerinin
arttığı bir dönem oldu.
Bizans’tan bu yana İzmit’te ilk saray bu dönemde yapıldı. Abdlümecid’in başlattığı Abdülaziz zamanında tamamlanan İzmit Kasrı İstanbul dışında ayakta kalabilen ender Osmanlı saraylarındandır. Kent IV. Murat’ın ölümü ve 1766’da geçirdiği büyük deprem nedeni ile XIX.yüzyıla kadar bir durgunluk dönemi yaşamıştır. XIX.yüzyıldan itibaren tekrar gelişmeye başlamış, Abdülmecid’in padişahlığı döneminde İzmit ile İstanbul arasında gemi seferleri (1844) düzenlemiş, 1873’te de Haydarpaşa- İzmit demiryolu açılmıştır.
1867’de Hüdavendigar vilayetine bağlı bir sancak olan Kocaeli, kısa bir süre
İstanbul vilayetine bağlanmış, II.Abdülhamid döneminde, bağımsız bir sancak
(mutasarrıflık) durumuna getirilmiştir (1888). Bu dönemin ilk mutasarrıfı Selim
Sırrı Paşa İzmit’te önemli bayındırlık etkinlikleri gerçekleştirmiş, bugün
İzmit’in sembolü olan eski demiryolu kenarlarındaki çınarlar Sırrı Paşa
zamanında dikilmiştir.
XIX.yüzyılda büyük bir göçe sahne olan Kocaeli’ne, Kırım Savaşı (1853-1856)
sonrası Tatarlar, 1855-1864 arasında Çerkezler, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı
sırasında da Rumeli ve Kafkasya’dan göç eden toplulukların bir bölümü
Kocaeli’nin çeşitli yerlerine yerleştirilmiştir. I.Dünya Savaşı’ndan sonra 20
Kasım 1918’de İngilizler Kocaeli’ni işgal etmiş, 27 Ekim 1920’de Yunanlılara
bırakılmış, 27 Haziran 1921’de de işgalden kurtarılmıştır.
Cumhuriyetin ilanından sonra il konumuna getirilmiş ve İzmit çevresinin Osmanlı topraklarına katılmasında payı olan Akçakoca’dan ötürü de buraya Kocaeli ismi verilmiştir.
Kocaeli’nde günümüze gelebilen tarihi eserler arasında;
Üç Tümülüsler,
Bekirdere’deki Bizans Kilisesi, Bizans sur kalıntıları,
Ayios Pandeleimon Manastır ve Mezar Kalıntıları,
Nymphaion (Anıtsal Çeşme) kalıntıları,
Zeytinlik Hypogaeum,
Tavşantepe-Kandıra arasındaki Hypogaeler,
Turgut Mahallesi Mezarı,
İnbayırı Sarnıcı,
Üçtepeler’deki Roma Su Kemer kalıntıları,
Seka Cami arkasında Agora kalıntıları,
Paç Mahallesi ile Bekirdere arasındaki Nekropol kalıntıları
Orhan Camisi (1333),
Pertev Mehmet Paşa Camisi (XVI.yüzyıl),
Gebze’de Çoban Mustafa Paşa Külliyesi,
Gebze Orhan Camisi,
Mehmet Bey Camisi (Fevziye Camisi) (XVI.yüzyıl),
Mehmet Bey Hamamı (Orta hamam) (1560),
Yeni Hamam (XVIII.yüzyıl),
Süleyman paşa Hamamı (XIV.yüzyıl),
Küçük Hamam (XIX.yüzyıl),
Yukarı Pazar Hamamı (Dere Hamamı) Yalı hamamı (XIX.yüzyıl),
Mısırlıoğlu Çeşmesi (1713),
Canfeda Kethuda Kadın Çeşmesi (1827),
Abdülaziz Av Kasrı (XIX.yüzyıl),
II.Abdülhamit’in tahta çıkışının 25. yıldönümü anısına Musa Kazım Bey tarafından yaptırılan İzmit Saat Kulesi,
Hereke’de II.Wilhelm Evi,
Gebze’de Hanibal Anıtı,
Fransız Cizit Papazlarının yaptırdığı Eski Fransız Koleji (XIX.yüzyıl),
Atatürk Anıtı (1933),
Saatçi Ali Efendi Konağı,
Osman Hamdi Bey Evi olmak üzere Türk sivil mimari örneklerinden evler
bulunmaktadır.
KOCAELİ´NİN TARİHİNDEKİ ÖNEMLİ OLAYLAR
• MÖ 1200 Bebrikler´in yerleşmesi
• MÖ 712 Megaralılar´ın Astakos´u kurması
• MÖ 546 Persler´in Bebrikya´yı istila etmesi
• MÖ 328 Zipoites´in Bitinya Kırallığı´nı kurması
• MÖ 301 Lysimakhos´un Astakos´u yakması..
• MÖ 264 I.Nikomedes´in Nikomedeia´yı kurması.
• İÖ 74 Bitinya´nın Roma eyaleti olması.
• İS 258 Got istilası.
• 284 Sasani saldırısı.
• 301 Nikomedeia´nın Doğu Roma İmparatorluğu´nun başkenti olması.
• 674-715 Arap saldırısı.
• 781 Arap istilası.
• 1078 Anadolu Selçukluları´nın Nikomedeia´yı ele geçirmesi.
• 1097 Haçlılar´ın Nikomedeia´yı Bizans´a geri vermesi.
•1204 Latinler´in Nikomedeia´yı işgali.
• 1327 Karamürsel Bey´in İzmit Körfezi´nin güneyi ile Kandıra´yı ele geçirmesi.
• 1337 Osmanlılar´ın İzmit´i fethi.
• 1509 Depremde İzmit´in yıkılması.
• 1621 İzmit Körfezi´nin gemilerin denize açılmayacağı ölçüde donması.
• 1766 İki ay süren depremlerde İzmit´in harap olması.
• 1844 Mesir-i Bahri gemisiyle İzmit-İstanbul seferlerinin başlaması.
• 1855 Tatar göçmenlerin Köseköy´e yerleştirilmesi.
• 1864 Çerkezler´in Vezirçiftliği´ne yerleştirilmesi.
• 1873 Haydarpaşa - İzmit demiryolunun açılması.
• 1891 İzmit – Adapazarı demiryolunun açılması.
• 1918 İngiliz işgali(20 Kasım)
• 1920 Yunan işgali (27 Ekim)
• 1921 İşgalin sona ermesi(28 Ekim)
• 1922 Gazeteci Ali Kemal tutuklu olarak Ankara´ya götürülürken İzmit´te linç
edilerek öldürülmesi (6 Kasım)
• 1923 Mustafa Kemal Paşa´nın İzmit´te basın toplantısı yapması(16 Ocak)
• 1924 Gölcük Tersanesi´nin temelinin atılması; İzmit sancağının Kocaeli adıyla
vilayet olması ( 20 Nisan )
• 1936 Gölcük ‘ün ilçe olması( 9 Haziran)
• 1954 Adapazarı, Akyazı, Geyve, Hendek ve Karasu ilçelerinin Kocaeli´nden
ayrılarak yeni kurulan Sakarya iline bağlanması.
• 1966 Kaynarca ilçesinin Kocaeli´nden ayrılarak Sakarya iline bağlanması.
• 1966 Kocaelispor´un kurulması.
• 1992 Kocaeli Üniversitesi´nin kurulması.
• 1995 Karamürsel ilçesinin bir bölümünün yeni kurulan Yalova iline bağlanması.
• 1999 Kocaeli depremi ( 17 Ağustos)
KOCAELİ İLİNİN YENİ İLÇELERİ :
* BAŞİSKELE
* ÇAYIROVA
* DARICA
* DERİNCE
* DİLOVASI
* GEBZE
* GÖLCÜK
* İZMİT
* KANDIRA
* KARAMÜRSEL
* KARTEPE
* KÖRFEZ